• BIST 9777.84
  • Altın 3312.912
  • Dolar 35.9416
  • Euro 37.4378
  • Eskişehir 0 °C
  • Ankara 1 °C
  • İstanbul 5 °C
  • İzmir 8 °C

DSP Genel Başkanı Masum Türker: Balyoz'la ilgili ifade vermeye hazırım

DSP Genel Başkanı Masum Türker: Balyoz'la ilgili ifade vermeye hazırım
DSP Genel Başkanı Masum Türker: Balyoz'la ilgili ifade vermeye hazırım

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, Balyoz darbe planlanına inandığını kaydederek, "Bu Balyoz'un bizleri ikinci kez çarpmasıdır. İlki 12 Mart'ta oldu, meşhur geminin bombalanmasında. O zaman da rahmetli Ecevit'in adını bu işe karıştırdılar." dedi.

Darbelerden DSP olarak kendilerinin çok çektiğini ve büyük zarar gördüğünü ifade eden Türker, "Anlatılamaz, üzerine düşünülemez bile, ama var. Şimdi istiyorsa, Balyoz'u araştıran savcılar, benim bu konuşmamı ihbar kabul etsin. Hatta istiyorlarsa beni çağırsınlar. Balyoz'la zarar görmüş bir partinin genel başkanıyım. Çünkü biz iktidardan öyle düştük. Yani bir sivil darbedir o." diye konuştu. Balyoz darbe planı ve oluşturulan kabinenin asıl hedefinin Ecevit yönetimi olduğunu ileri süren Türker, "Bu darbe ve kabine planı var. Bu Ecevitsiz, MHP'siz bir yönetim için hazırlandı. İşte bu Balyoz Ecevit'siz, MHP'siz yönetim iktidara gelmeyince, beklenmedik şekilde iktidara gelen AK Parti yönetimine çarptı." ifadelerini kullandı.

Çeşitli gezi ve incelemelerde bulunmak üzere dün Eskişehir'e gelen Türker, gece katıldığı kentteki bir yerel televizyonda, Balyoz darbe ve hazırlanan kabine planıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Balyoz darbe planını 3 bölümde değerlendirdiğini belirten Türker, "Böylesi bir bilinç vermeye çalışan ve önemli çalışmalara sahne olabilecek bir süreçte, senaryo veya oyun bile olsa kendi eliyle camisini bombalamak ve uçağını düşürmek olmaz. Nitekim koymuşlar." şeklinde konuştu.

"BALYOZ BİZE ÇARPARKEN, İKTİDARINI BEKLEMEDİKLERİ AK PARTİ'YE DE ÇARPTI"

"Böyle bir plan var ve ben bu kabineye inanıyorum" diyen Türker, kabine planının AK Parti iktidarına değil, Ecevit'e karşı hazırlandığını ileri sürdü.

Türker, şöyle devam etti: "Niye bunu söylüyorum? Bakın sözde kabine de, DSP, ANAP ve MHP'den o tarihteki mevcut kabineden yani (10 Temmuz 2002'ye) hiçbir bakan yok. Böyle bir şey yapacaksan en son bakanı getirirsin. O ne olup bittiğini bilir. Buna karşılık ANAP'tan o tarihte seçim dolayısıyla istifa etmiş İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen var. Ona da, o kabine de enerji bakanlığını vermişler. Onun da petrol ofisi bayiliği var. Yani buraya çok ince bakmak lazım. Bu kabinenin içinde de AK Partili de var. AK Parti'ye karşı sen darbe yapmak istiyorsun. Ama sonradan Meclis başkanlığına kadar yürüyen, sonra Cumhurbaşkanlığına aday olan Köksal Toptan'ı devlet bakanı mı yaparsın? Onun için ben inanıyorum, o kabine var. O kabine çok ünlü gazete sahiplerinin, politikacıların, hatta DSP'den ayrılanların da katıldığı Ecevit'siz MHP'siz hükümet formülü için geliştirilmiş bir kabinedir. Bunun için Sayın Tayyib Erdoğan fazla üzerine alınmasın. Buradaki ağır toplarla onu devirmek için böyle kabine yapılmaz. Onun için bu ağır topların Balyoz'u bize yönelikti. Ama bu Balyoz, bize çarparken AK Parti'ye de çarptı. Beklenen koalisyon olmadı. Beklemedikleri AK Parti tek başına iktidar oldu."

"Buradan söylüyorum bu işin içinde Hilmi Özkök de vardır. Özkök paşa yoksa çıksın hesap versin." diye konuşan Türker, "3 Kasım'da Türkiye'de seçim oluyor. Yarın kimin başbakan olacağı belli değil. Daha önceden 4 Kasım gününe randevular alınmış. Özkök paşa uçağa biniyor ve ABD'ye gidiyor. Yani, bir ülkede seçim olacak hükümetin, iktidarın kimden oluşacağı belli değil. Ve Genelkurmay başkanı seçimin ertesi günü yurt dışına gidecek." ifadesini kullandı.

"SAVCILAR KONUŞMAMI İSTER İHBAR KABUL ETSİN, İSTERSE İFADEYE ÇAĞIRSINLAR GİDERİM"

Balyoz ve kabine planıyla ilgili savcılara ifade vermeye hazır olduğunu işaret eden Türker, "Anlatılamaz, üzerine düşünülemez bile ama var. Şimdi istiyorsa, Balyoz'u araştıran savcılar, benim bu konuşmamı ihbar kabul etsin. Hatta istiyorlarsa beni çağırsınlar. Balyoz'la zarar görmüş (mutarrır olmuş) bir partinin genel başkanıyım şu anda ben. Çünkü biz iktidardan öyle düştük. Yani bir sivil darbedir o. O sivil darbeyi elinde bulunduranlar, bu senaryoya camilere de, uçak düşürmeye de koydular. Şimdi bununla ilgili bizim tespitlerimiz, siyasal deneyimlerimiz, ortaya koyduğu konuşmamız gereken şeyler var. Şunu söylüyorum. Darbe kimden gelirse gelsin. İster sivil darbe, ister askeri darbe. Bu ülkeye zarar verir, bu ülkeyi ileri götürmez, geri götürür."

Balyoz'un aslında kendilerini ikinci kez çarptığını kaydeden Türker, "Balyoz, ilk çarpmasını 12 Mart'ta meşhur geminin bombalanmasıyla, Madanoğlu ve arkadaşlarıyla gerçekleştirdi. O zaman rahmetli Bülent Ecevit, CHP'de Genel Sekreter iken, onun da adını karıştırmışlardır bu işe. Güya rahmetli Ecevit kalkmış, 465 bin lira para vermiş, bu bombayı patlatsınlar diye. Bu Balyozcular böyledir. Zaten bu balyoz adını Nihat Erim'in (Balyoz harekâtından) almıştır." şeklinde konuştu.

"TANKLAR BENİ YA EZER GEÇER VEYA DARBEDEN VAZGEÇER"

Her kim olursa olsun kimsenin asla darbeye evet dememesi gerektiğinin altını çizen Türker, sözlerini şöyle tamamladı: "Çocuğunu, daha doğmamış torununu düşünüyorsan, bu ülkenin yeniden dizayn edilmemesi için, siyasal sistemin kendi kendini bulabilmesi için, yolu açık tutmak için asla darbe olmaması gerekir. Ben de DSP'nin Genel Başkanı olarak diyorum ki, bir darbe olsa o tankların önünde dikilirim. Ya o tanklar beni ezer veya o darbeden vazgeçer. Bu darbelerden en çok bizler, DSP'liler zarar gördü."

Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 Vilayet 26 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 000 000 00 00